exact, strict, nice, stiff, formal, finical

listen to the pronunciation of exact, strict, nice, stiff, formal, finical
English - Turkish

Definition of exact, strict, nice, stiff, formal, finical in English Turkish dictionary

precise
kesin

Kesin olarak konuşursam, sağlıklı düşünmek için en az altı saate ihtiyacım var. Ayrıca mutlu olmak için yedi saate ihtiyacım var. - Precisely speaking, I need six hours to at least think straight. Additionally, I need seven hours to be happy.

Kesin ölçümler gerekli. - Precise measurements are required.

precise
{s} açık
precise
{s} belli
precise
tam

Tom tam zamanında geldi. - Tom arrived precisely on time.

Tam altıda buraya gel. - Come here at precisely six o'clock.

precise
doğru

Daha doğrusu, hayatın anlamı sorunudur. - More precisely, it is the question of the meaning of life.

precise
tam, kesin:
precise
çok dikkatli, titiz (kimse)
precise
titizlikle yapılmış (iş)
precise
açık/kesin
precise
muhakkak
precise
(Askeri) DUYARLI
precise
kesinlikle

O kesinlikle aradığımız adam. - He is precisely the man we're looking for.

Tom'la tanışmak istememin nedeni kesinlikle bu. - That's precisely why I need to meet Tom.

precise
dakiklik
precise
kesinlik ve açıklıkla ifade edilmiş
precise
kesinlik

Tom'la tanışmak istememin nedeni kesinlikle bu. - That's precisely why I need to meet Tom.

O kesinlikle aradığımız adam. - He is precisely the man we're looking for.

precise
kural dışına çıkmayan
precise
{s} tam, kesin: a precise definition of the word sözcüğün tam karşılığı. at the precise moment of his arrival tam geldiği anda
precise
preciselydikkatle
English - English
{a} precise
exact, strict, nice, stiff, formal, finical
Favorites