everybody

listen to the pronunciation of everybody
English - Turkish
herkes

Onun saldırgan olduğunu herkes biliyordu. - Everybody knew that she was being pushy.

Herkes seni bekliyor. - Everybody is waiting for you.

elalem
dünya

Herkes benim gibi düşünse, dünya daha iyi bir yer olurdu. - If everybody thought the way I did, the world would be a much better place.

Bazen bana dünyadaki herkes İngilizce konuşuyormuş gibi geliyor. - Sometimes it seems to me as though everybody in the world speaks English.

dünya alem
dost düşman
yedi mahalle
hacısı hocası
millet

Çok teşekkür ederim, millet. - Thank you very much, everybody.

Hey millet, kulak verin! - Hey everybody, listen up!

cümle alem
everybody else
diğerleri

Tom diğerleriyle bekledi. - Tom waited with everybody else.

Tom, Mary'nin neden diğerleri kadar meşgul olmadığını merak etti. - Tom wondered why Mary wasn't as busy as everybody else.

everybody else
öbürleri
everybody else
ötekiler
everybody else
başkaları
even if everybody is opposed
dünya bir araya gelse
be on everybody's lips
Dillerde olmak, hakkında konuşuluyor olmak
hello everybody
herkese merhaba
hello everybody
hepinize merhaba
hello everybody
herkese selamlar
hello everybody
selam millet
hello everybody
herkese selam
each one, everybody, everyone
Her biri, herkes, herkes
where everybody passes by
ayakaltında kalmak
Turkish - English
everybody

    Hyphenation

    eve·ry·bo·dy

    Turkish pronunciation

    evribädi

    Synonyms

    everyone

    Antonyms

    nobody, no one, negates

    Pronunciation

    /ˈevrēˌbädē/ /ˈɛvriːˌbɑːdiː/

    Etymology

    [ ev-ri-"b&-dE, -"bä- ] (pronoun.) 1530. every +‎ body

    Videos

    ... I think everybody's actively involved in trying to answer ...
    ... guys want to be when you grow up?" And everybody is, "I want to be an astronaut" or "I want ...
Favorites