evening; in the evening

listen to the pronunciation of evening; in the evening
English - Turkish
akşam
in the evening
akşamleyin

Kahvaltı yapmazsanız ve öğle yemeğini hafif tutarsanız, sonra akşamleyin ne isterseniz yiyebilirsiniz. - If you skip breakfast and keep lunch light, then in the evening you can have whatever you want.

Akşamleyin köpeğimle bir yürüyüş yaparım. - I take a walk with my dog in the evening.

in the evening
gece

Geceleri oğlum için kitap okurum. - In the evening, I read my son a book.

in the evening
akşam

Büyükannem akşam yürüyüşe gidiyor. - My grandmother goes for a walk in the evening.

Akşam, onda yatmaya giderim. - In the evening, I go to bed at ten.

English - English

Definition of evening; in the evening in English English dictionary

in the evening
during the early nighttime hours
evening; in the evening
Favorites