In those days, he lived in the house alone.
- O günlerde, o, evde tek başına yaşıyordu.
All was silent in the house.
- Evde herkes sessizdi.
She has lunch at home.
- Öğle yemeğini evde yedi.
If it rains tomorrow, I will stay at home all day.
- Eğer yarın yağmur yağarsa, bütün gün evde kalacağım.
She has lunch at home.
- Öğle yemeğini evde yedi.
Is Mr. Nakamura at home?
- Bay Nakamura evde mi?
People were told to stay indoors because of the violence in the streets.
- İnsanlara sokaklardaki şiddet nedeniyle evde kalmaları söylendi.
I usually stay indoors on Sunday.
- Pazar günü genellikle evde kalırım.
I want to stay in the house.
- Evde kalmak istiyorum.
I think I want to stay in the house.
- Sanırım evde kalmak istiyorum.
Does Tom have to stay home today?
- Tom bugün evde kalmak zorunda mı?
At least being sick gives you the perfect excuse to stay home and watch movies.
- Hasta olma sana en azından evde kalmak ve film izlemek için mükemmel bir bahane verir.