A crowd gathered around.
- Etrafta bir kalabalık toplandı.
She always says nice things about him, especially when he's around.
- O onun hakkında her zaman güzel şeyler söyler, özellikle o etrafta olduğunda.
Tom circled the block looking for a place to park.
- Tom blokun etrafını dolaştı ve park etmek için bir yer buldu.
We formed a circle around the teacher.
- Öğretmenin etrafında bir daire oluşturduk.
An old man sat surrounded by his grandchildren.
- Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.
We've got the house surrounded.
- Evin etrafını çevirttik.