Do you take part in any community activities?
- Toplumsal etkinliklere katılır mısın?
He devoted himself to many cultural activities.
- Kendini birçok kültürel etkinliklere adadı.
You have to be active.
- Etkin olmak zorundasın.
Tom lives an active life.
- Tom etkin bir yaşam sürüyor.
Mrs. Tanaka, the new teacher, is offering Japanese as an extra curricular activity twice a week to interested students.
- Bayan Tanaka, yeni öğretmen, Japoncayı haftada iki kez ilgili öğrencilerine müfredat dışı etkinlik olarak öneriyor.
Exporting is a commercial activity which transcends borders.
- İhracaat sınırları aşan ticari bir etkinliktir.
The Japanese telephone system is highly efficient.
- japon telefon sistemi hayli etkindir.
He activated nothing.
- O hiçbir şeyi etkinleştirmedi.
She activated the account.
- O, hesabı etkin hale getirdi.
Which events have you entered for ?.
Tom accompanied Mary to the event.
- Tom etkinlikte Mary'ye eşlik etti.
Our company supports several cultural events.
- Firmamız farklı kültürel etkinlikleri destekler.
The effective application of antiseptics is an important matter in the prevention of hospital infections.
- Antiseptiklerin etkin uygulaması hastane enfeksiyonlarının önlenmesinde önemli bir konudur.
Many fear that cuts in the defense budget will undermine the military's effectiveness.
- Birçokları, savunma bütçesindeki kesintilerin ordunun etkinliğini baltalayacağından korkuyorlar.