He activated nothing.
- O hiçbir şeyi etkinleştirmedi.
This work is too heavy and exhausting for a single woman. I will activate my robot!
- Bu iş çok ağır ve tek bir kadın için yorucu. Robotumu etkinleştireceğim.
Currently in this area there are no active hostilities.
- Şu anda, bu alanda etkin silahlı çatışma yok.
You have to be active.
- Etkin olmak zorundasın.
The Japanese telephone system is highly efficient.
- japon telefon sistemi hayli etkindir.
Somehow I accidently activated it.
- Bir şekilde onu kazayla etkinleştirdim.
She activated the account.
- O, hesabı etkin hale getirdi.
Effectively, that happens from time to time.
- O, etkin biçimde, zaman zaman olur.
He could not take effective measures.
- O etkin önlemler alamadı.