eternally, continuously; constantly, always

listen to the pronunciation of eternally, continuously; constantly, always
English - Turkish

Definition of eternally, continuously; constantly, always in English Turkish dictionary

forever
ilelebet
forever
ebediyen

Ebediyen yaşamak istiyorum. - I want to live forever.

Ebediyen mutlu olacağını umuyorum. - I hope you'll be happy forever.

forever
sonsuza kadar

İnsanlar sonsuza kadar yaşayamazlar. - People can't live forever.

Seni sonsuza kadar seveceğim. - I will love you forever.

forever
daima

Onu daima tanıyorum gibi hissediyorum. - I feel like I've known him forever.

İyi bir kitap arkadaşların en iyisidir, bugün ve daima aynı. - A good book is the best of friends, the same today and forever.

forever
sürgit
forever
durmamacasına
forever
hep

Hep bugünün gelmesini bekledim. - I've waited forever for this day to come.

forever
kıyamete kadar
forever
ilanihaye
forever
devamlı
forever
durmadan
forever
sonsuza dek

O, sonsuza dek Afrika'yı terk etti. - He left Africa forever.

Sonsuza dek burada kalamam. - I can't stay here forever.

forever
forevermore ebediyen
forever
mütemadiyen
English - English
forever
eternally, continuously; constantly, always
Favorites