Nihai amacımız dünya barışını kurmaktır.
- Our ultimate goal is to establish world peace.
Onlar başka bir fabrika kurmak için yeterli sermayeye sahip.
- They have enough capital to establish another factory.
Araştırma enstitüsü, 1960'ların sonlarında kurulmuştur.
- The research institute was established in the late 1960s.
Okul, 1650'de kuruldu.
- The school was established in 1650.
Bu keşif araştırma yapmak için bent kapaklarını açtı ve soruşturmanın meşru alanı olarak disiplin kurulmasına neden oldu.
- This discovery opened up the floodgates to research and led to the establishment of the discipline as a legitimate field of inquiry.
Başarılı olmak için iyi bir plan yapmak zorundasın.
- To be successful, you have to establish a good plan.
Sinir hücresinin sinir dokusu için temel birim olduğunu belirlemek neden bu kadar zor?
- Why is it so difficult to establish that the nervous cell is the basic unit for the nervous tissue?
Bush yeryüzünde adaleti tesis etmek Allah tarafından gönderildiğini düşünüyor.
- Bush thinks that he has been sent by God to establish justice on Earth.
... weeks ago, which establishes this principal but gives an ...
... what's interesting to me is that once he establishes this tiny little nub of certainty, a kind ...