Benzetme esasen doğrudur.
- The analogy is essentially correct.
Kahkaha iyi bir ilişkide esastır.
- Laughter is essential in a good relationship.
Sağlık mutluluk için gereklidir.
- Health is essential to happiness.
Bir kriz anında sakin kalmak ve kontrolü kaybetmemek gereklidir.
- It is essential to keep calm in a time of crisis and avoid going haywire.
Benim görüşümün temel noktasını önceki sayfalarda ifade ettim.
- The essential points of my argument have been expressed in the preceding pages.
Bilgi toplamak, gezinin temellerinden biridir.
- Gathering information is one of the essentials of travel.
Bilimsel bilginin dağıtımı önemlidir.
- The dissemination of scientific knowledge is essential.
Sıkı çalışma başarının önemli bir faktörüdür.
- Hard work is an essential element of success.
Dünyada bir birey için en elzem şey kendisini anlamasıdır.
- The most essential thing in the world to any individual is to understand himself.
Gıda yaşam için elzemdir.
- Food is essential to life.
Özgür bir basın demokrasi için gereklidir.
- A free press is essential for democracy.
Bunu yapmamız zorunlu.
- It's essential that we do that.
Durumu anlamanız zorunlu.
- It's essential that you understand the situation.
Güneş hayat için olmazsa olmazdır.
- The sun is essential to life.