esnekleşmek

listen to the pronunciation of esnekleşmek
Turkish - English

Definition of esnekleşmek in Turkish English dictionary

esnek
elastic

The meniscus is not a bone. It is a cartilage, a flexible, elastic tissue. - Menisküs bir kemik değildir. Bu bir kıkırdak, esnek, elastik bir dokudur.

This material isn't elastic enough. - Bu malzeme yeterince esnek değil.

esnek
flexible

You must be flexible in your thinking. - Düşünürken esnek olmalısın.

She is flexible in her opinions. - O görüşlerinde esnektir.

esnek
limber

Tom is still quite limber. - Tom hâlâ oldukça esnek.

esnek
{s} responsive
esnek
loose-jointed
esnek
pliancy
esnek
plastic
esnek
non-rigid
esnek
ductile
esnek
{s} pliable

Facts are stubborn things, but statistics are pliable. - Gerçekler inatçı şeylerdir, ancak istatistikler esnektir.

esnek
springy
esnek
lithe
esnek
stretchy
esnek
supple
esnekleşme
elastic recovery
esnek
sprung
esnek
limp
esnek
nonrigid
esnek
pliant
esnek
elastic, flexible, resilient, supple
esnek
resilient
esnek
flexile
esnek
elastic, pliant, flexible
esnek
spring
esnek
loose jointed
esnek
whippy
Turkish - Turkish
Esnek bir durum almak
Esnek
elastik
Esnek
(Hukuk) FLEKSİBİ
Esnek
elastiki
esnek
Bir dış gücün etkisi altında uzamak, kısalmak, eğrilmek gibi biçim değişikliklerine uğradıktan sonra, etkinin kalkmasıyla eski biçimini alabilme özelliğinde olan, elastiki
esnek
Atların burnuna takılan halka
esnek
Değişik yorumlara elverişli
esnekleşme
Esnekleşmek işi veya durumu
esnekleşmek
Favorites