esirgemek

listen to the pronunciation of esirgemek
Turkish - Turkish
Korumak, himaye etmek, vikaye etmek: "Senin genç, temiz ve fedakâr ruhunu bu felaketten esirgemek isterim."- H. C. Yalçın
Bir şeyi yapmaktan veya vermekten kaçınmak
Korumak, himaye etmek, vikaye etmek
Feda etmekten çekinmek, diriğ etmek
Bir şeyi yapmaktan veya vermekten kaçınmak: "Hemşiremden esirgediğiniz şeyi ben kabul edecek kadar alçalmadım."- A. Gündüz
diriğ etmek
dırığ
(Osmanlı Dönemi) HANN
(Osmanlı Dönemi) LEBLEBE
Esirgeme
diriğ
Esirgeme
(Osmanlı Dönemi) TAATTUF
Esirgeme
kısırganma
esirgeme
Esirgemek işi, koruma, himaye, vikaye
esirgemek
Favorites