ernte

listen to the pronunciation of ernte
English - Turkish

Definition of ernte in English Turkish dictionary

harvest
{i} hasat

Güzel hava sayesinde, tüm ürünleri bir gün içinde hasat edebildik. - Thanks to the nice weather, we were able to harvest all of the crops in a day.

Su yokluğu nedeniyle kötü hasat hasat yaptık. - We had a poor harvest because of the lack of water.

harvest
hasat zamanı
harvest
{f} hasat kaldırmak
harvest
biçmek
harvest
{f} topla

Onların zeytinlerini toplamam. - I don't harvest their olives.

Kasım ayında zeytinler yağı çıkarılmak üzere ağaçlardan toplanır. - In November, olives are harvested from the trees to make oil.

harvest
mahsül
harvest
tarladan kaldırmak
crop of
Mahsulün
harvest
{i} harman
harvest
{i} ürün

Kuraklık dönemi ürüne ciddi hasar verdi. - The spell of drought did severe damage to the harvest.

Yağmurlar ürünü harap etti. - The rains ruined the harvest.

harvest
{i} sonuç, semere
harvest
{f} toplamak
harvest
{i} sonuç
harvest
harvest home harman sonu
harvest
har vest moon sonbahar başındaki dolunay
harvest
{f} idareli kullanmak
harvest
{f} saklamak