Glaciers around the world are melting.
- Dünya genelinde buzullar erimektedir.
What is the melting point of water?
- Suyun erime noktası nedir?
I was hoping the ice cream wouldn't melt so quickly.
- Dondurmanın o kadar çabuk erimeyeceğini umuyordum.
Eat your ice cream before it melts.
- Dondurmanızı erimeden önce yiyin.
Glaciers around the world are melting.
- Dünya genelinde buzullar erimektedir.
ergime noktası.
What is the melting point of water?
- Suyun erime noktası nedir?
The permafrost is thawing.
- Kutuplardaki buz tabakası eriyor.
The permafrost is thawing.
- Kutuplardaki buz tabakası eriyor.
Then little Gerda wept hot tears, which fell on his breast, and penetrated into his heart, and thawed the lump of ice, and washed away the little piece of glass which had stuck there.
- Sonra küçük Gerda, onun göğsüne dökülen, oradan kalbine nüfuz edip, buz kalıbını eriten ve orada saplanmış olan küçük cam parçasını alıp götüren sıcacık gözyaşlarını döktü.
Then little Gerda wept hot tears, which fell on his breast, and penetrated into his heart, and thawed the lump of ice, and washed away the little piece of glass which had stuck there.
- Sonra küçük Gerda, onun göğsüne dökülen, oradan kalbine nüfuz edip, buz kalıbını eriten ve orada saplanmış olan küçük cam parçasını alıp götüren sıcacık gözyaşlarını döktü.
When spring arrived, the snow melted.
- Bahar gelince kar eridi.
During the war, they melted down a lot of bells.
- Savaş sırasında birçok çan erittiler.
The area around the melting ice cream was crawling with ants.
- Eriyen dondurmanın etrafındaki alan karıncalarla kaynıyordu.
If you heat ice, it melts.
- Eğer buzu ısıtırsanız, o erir.
A satellite was launched into orbit to monitor melting glaciers.
- Bir uydu eriyen buzulları izlemek için yörüngeye fırlatıldı.
Glaciers are melting because of global warming.
- Buzullar küresel ısınma nedeniyle eriyor.
(eşanlam) ergime noktası.