erişilemeyen

listen to the pronunciation of erişilemeyen
Turkish - English
out of reach
inaccessibly located or situated; "an unapproachable chalet high in the mountains"; "an unreachable canyon"; "the unreachable stars"
beyond one's grasp, impossible to reach, difficult to reach
eriş
{f} access

All students have access to the library. - Tüm öğrencilerin kütüphaneye erişimi var.

I often use SSH to access my computers remotely. - Uzak bilgisayarlarıma erişmek için sık sık SSH'ı kullanırım.

eriş
retrieve
Turkish - Turkish

Definition of erişilemeyen in Turkish Turkish dictionary

ERİŞ
(Osmanlı Dönemi) f. Bilek
ERİŞ
(Osmanlı Dönemi) Arşın, endaze
eriş
çözgü
eriş
Satıldıktan sonra kusuru ve noksanları belli olan malın, kıymetinden bunun için indirilen miktar
eriş
Sakal
eriş
Erme işi ve durumu