equivalent; equal to; usually with of

listen to the pronunciation of equivalent; equal to; usually with of
English - Turkish

Definition of equivalent; equal to; usually with of in English Turkish dictionary

instead
-eceğine
instead
karşılık olarak
instead
z. of -in yerine, -ecek yerde, -eceğine: He came here instead. Oraya gideceğine buraya geldi./Başkasının yerine kendisi buraya geldi
instead
(zarf) yerine
instead
Oraya gideceğine buraya geldi
instead
Başkasının yerine kendisi buraya geldi
instead
instead of yerine
instead
He came here instead
instead
bunun yerine

Çocuğum Kinpira style sauteed Gobo diyemiyor, her zaman bunun yerine Pinkira style sauteed Bogo diyor. - My child cannot say Kinpira style sauteed Gobo, he always says Pinkira style sauteed Bogo instead.

Bunun yerine sana başka sorununda yardım edeyim. - Let me help you with your other problem instead.

instead
-ecek yerde
instead
onun yerine

Onun yerine, arabayı iade edebilir miyim? - May I return the car instead?

Onun yerine kart oynayalım. - Let's play cards instead.

instead
ivazına
instead
yerine

Televizyon seyretmek yerine, dışarıya çıkıp biraz temiz hava al. - Go out and breathe some fresh air instead of watching TV.

Coca-Cola'nın üretildiği ilk yıllarda, o kokain içeriyordu. 1914'te, kokain bir uyuşturucu olarak gruplandırıldı ve sonra Coca-Cola'nın üretimi için kokain yerine kafein kullandılar. - In the first years that Coca-Cola was produced, it contained cocaine. In 1914, cocaine was classified as a narcotic, after which they used caffeine instead of cocaine in the production of Coca-Cola.

English - English
instead
equivalent; equal to; usually with of
Favorites