Konser büyük bir hayal kırıklığıydı.
- The concert was a big disappointment.
Piknik bir hayal kırıklığıydı.
- The picnic was a disappointment.
Hayat hayal kırıklıkları ile dolu.
- Life is full of disappointments.
Bir bilge bir defasında yaşamın hayal kırıklıkları dizisi olduğunu söyledi.
- A wise man once said, life is a series of disappointments.
Her disappointment was apparent to everyone.
- Ihre Enttäuschung war für alle offensichtlich.
I have been a disappointment to my parents.
- Ich war eine Enttäuschung für meine Eltern.