English - Turkish
Definition of entrance-hall in English Turkish dictionary
- dehliz
- lobby
- {i} kulis
- lobby
- lobi
Tom Mary'den onu lobide karşılamasını istedi.
-Tom asked Mary to meet him in the lobby.
Tom Mary'nin lobide beklemesini rica etti.
-Tom asked Mary to wait in the lobby.
- lobby
- {i} kulis faaliyeti
- entrance hall
- vestibül
- entrance hall
- bekleme odası
- entrance hall
- lobi
- lobby
- giriş holü
- lobby
- toplumu ilgilendiren konularda değişiklik yapmak için faaliyette bulunmak
- lobby
- oylarını kazanmak amacıyla senatörlerle görüşmek
- lobby
- lobbyistböyle görüşme
- lobby
- {i} dehliz, koridor, geçit
- lobby
- {i} antre
- lobby
- bekleme odası
- lobby
- {i} hol
Tom'un annesi Tom'u holde çıplak gezdiği için kovaladı.
-Tom's mother chased Tom as he ran naked around the lobby.
- lobby
- {f} görüşme yapmak
- lobby
- {f} kulis yapmak
- lobby
- senatör veya milletvekilleri ile görüşmek üzere bekleme salonunda bekleyen kimseler
- lobby
- {f} lobi oluşturmak
Lobicilerin işi lobi oluşturmaktır.
-Lobbyists' job is to lobby
- lobby
- oylarını kazanmak amacıyle meclis üyeleriyle görüşmek
Related Terms
English - English
Definition of entrance-hall in English English dictionary
- lobby
- The entrance hall of a large house, hotel, or other large building, is the area just inside the main door