English - Turkish
Definition of entering, going in; right to enter in English Turkish dictionary
- ingress
- hava girişi
- ingress
- (Astronomi) gölgelenme
- ingress
- girme
- ingress
- giriş hakkı
- ingress
- (astronomi) güneş tutulduğu zaman ayın arz gölgesi içine girmesi, bir gezegenin arz ve güneş arasından geçerken güneş dairesinde ilk görünüşü
- ingress
- girme, girme yetkisi
- ingress
- girilecek yer
- ingress
- {i} giriş
- ingress
- güneş tutulduğu zaman ayın arz gölgesi içine girmesi
- ingress
- bir gezegenin arz ve güneş arasından geçerken güneş dairesinde ilk görünüşü
Related Terms
English - English
Definition of entering, going in; right to enter in English English dictionary
- {i} ingress
entering, going in; right to enter
Hyphenation
entering, Go·ing in; right to en·terPronunciation
Resimler
Favorites