encouraging and inspiring confidence

listen to the pronunciation of encouraging and inspiring confidence
English - Turkish

Definition of encouraging and inspiring confidence in English Turkish dictionary

promising
{s} gelecek vaadeden

Tom gelecek vaadeden bir öğrenci. - Tom is a promising student.

Tom gelecek vaadeden genç bir adamdır. - Tom is a promising young man.

promising
söz vererek
promising
{i} ümit veren
promising
{f} söz ver

Bana ne söz veriyorsun? - What are you promising me?

O bize hiçbir şey için söz vermiyor. - He's promising us nothing.

promising
umut ver/söz ver
promising
{s} umut verici

Bu umut verici geliyor. - That sounds promising.

Umut verici görünen her şeyi takip edin. - Keep track of everything that looks promising.

promising
{s} umut verici, geleceği parlak, gelecek için bir şeyler vadeden
promising
{s} yetenekli
promising
{s} ümit verici

O oldukça ümit verici görünüyor, değil mi? - That sounds quite promising, doesn't it?

promising
{s} geleceği parlak

Mars yaşayabileceğimiz geleceği parlak bir yer. - Mars is a promising place where we may be able to live.

O geleceği parlak bir genç. - He is a promising youth.

English - English
promising
encouraging and inspiring confidence

    Hyphenation

    en·cour·ag·ing and in·spir·ing con·fi·dence

    Turkish pronunciation

    enkırîcîng ınd înspayrîng känfıdıns

    Pronunciation

    /enˈkərəʤəɴɢ ənd ənˈspīrəɴɢ ˈkänfədəns/ /ɛnˈkɜrɪʤɪŋ ənd ɪnˈspaɪrɪŋ ˈkɑːnfədəns/
Favorites