Aslanlar Tom'u her tarafından çevirdi.
- Lions surrounded Tom on all sides.
Polisler binayı çevirdi.
- The police have surrounded the building.
Sabaha kadar düşman ordusunun kampı kuşatılmıştı.
- Until the morning, the camp of the enemy army was surrounded.
Polis tarafından kuşatıldık.
- We're surrounded by police.
İngiliz dili bir deniz gibi etrafımızı sarıyor.
- The English language surrounds us like a sea.
Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.
- An old man sat surrounded by his grandchildren.
Çevreleyen tepeler kasabayı korudu.
- The surrounding hills protected the town.
Yeni çevreme uyum sağlamayı oldukça zor buldum.
- I found it pretty hard to adjust to my new surroundings.