Bina dikenli tel çitle çevrilmiş.
- The building is surrounded by a barbed wire fence.
Tom polis memurları tarafından çevrilmiş mahkeme salonuna yürüdü.
- Tom walked into the courtroom, surrounded by police officers.
Polisler binayı çevirdi.
- The police have surrounded the building.
Evin etrafını çevirttik.
- We've got the house surrounded.
Sabaha kadar düşman ordusunun kampı kuşatılmıştı.
- Until the morning, the camp of the enemy army was surrounded.
O kalabalık tarafından kuşatılmıştı.
- He was surrounded by the crowd.
Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.
- An old man sat surrounded by his grandchildren.
Öğretmen öğrencileri tarafından çevriliydi.
- The teacher was surrounded by her students.