Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

emit sparks; glimmer, twinkle, glitter; be lively and vivacious; bubble, fizz

listen to the pronunciation of emit sparks; glimmer, twinkle, glitter; be lively and vivacious; bubble, fizz
English - Turkish

Definition of emit sparks; glimmer, twinkle, glitter; be lively and vivacious; bubble, fizz in English Turkish dictionary

sparkle
{f} kıvılcım saçmak
sparkle
köpürmek (şarap)
sparkle
köpürme (şaraptaki)
sparkle
(Bilgisayar) ateşleyici
sparkle
kıvılcımlar saçmak
sparkle
parıltı
sparkle
{f} parla

Onun gözleri elmas gibi parladı. - Her eyes sparkled like diamonds.

Mary'nin gözleri elmas gibi parladı. - Mary's eyes sparkled like diamonds.

sparkle
{f} (şarap) köpürmek
sparkle
{i} ışıma
sparkle
köpür/parla
sparkle
{i} pırıltı
sparkle
{f} parıldamak
sparkle
{i} (şaraptaki) köpürme
sparkle
parlak şahsiyet
sparkle
şaşaa
sparkle
şahsiyeti ve canlılığıyle göze batan kimse
sparkle
{f} ışımak
sparkle
kıvılcım
sparkle
(isim) parlama, ışıma, parlayış, pırıltı, parlak zekâ
English - English
{f} sparkle
emit sparks; glimmer, twinkle, glitter; be lively and vivacious; bubble, fizz

    Hyphenation

    e·mit sparks; glimmer, twinkle, glitter; be live·ly and vivacious; bubble, fizz

    Pronunciation

Favorites