Definition of eliminiert in English Turkish dictionary
- removed
- kaldırılmış
- removed
- {f} kaldır
Kağıtları masadan kaldırdı.
-She removed the papers from the desk.
Bu cümlenin ilk harfinin başında kaldırılması gereken bir boşluk var.
-There is a blank space in front of the first letter of this sentence that should be removed.
- removed
- kaldırılan
- separated
- {s} ayrık
- removed
- (Bilgisayar) kaldırıldı
Leyla'nın cesedi kaldırıldı.
-Layla's body was removed.
İlerlememize engel olan şeyler eninde sonunda kaldırıldı.
-The obstacles to our progress have been removed at last.
- removed
- ortadan kalkmak
- removed
- bertaraf olmak
- separated
- {f} ayır
Polis kavga eden iki adamı ayırdı.
-The policeman separated the two men who were fighting.
Tom. Almanca cümlelerde Mary'yi sık sık bir virgülle ayırdığı için üzgün.
-Tom is sad, as in German sentences he is often separated from Mary by a comma.
- eliminates
- çıkartılır
- separated
- ayrılmış
- removed
- a first cousin twice removed kuzenin torunu
- removed
- ayrı
- removed
- taşın/taşı/çıkar
- removed
- alâkası olmayan
- removed
- uzak/taşınmış/çıkarılmış
- removed
- uzak
Fadıl'ın görevi onu dış dünyadan uzak tuttu.
-Fadil's job kept him removed from the outside world.
Onlar uzaklaştırılmalı.
-They must be removed.
- separated
- (sıfat) ayrık
Related Terms
Definition of eliminiert in German English dictionary
- exterminates
- removed
- separated
- obliterated
- exterminated
- eliminates
- eliminated
- elimi