elele

listen to the pronunciation of elele
Turkish - English
hand by hand
elele tutuşmak
to hold hands
el ele
(deyim) go hand in hand

Theory and practice should go hand in hand. - Teori ve pratik el ele gitmeli.

Fame doesn't always go hand in hand with success. - Şöhret her zaman başarı ile el ele gitmez.

el ele
(Konuşma Dili) hand in glove
el ele
hand in hand with

Fame doesn't always go hand in hand with success. - Şöhret her zaman başarı ile el ele gitmez.

The chief engineer did research hand in hand with his assistant. - Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı.

el ele
(deyim) be hand in hand
el ele
hand-to-hand
el ele
hand to hand
el ele
hand in hand

The chief engineer did research hand in hand with his assistant. - Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı.

The kindergarten children were walking hand in hand in the park. - Anaokulu çocukları parkta el ele yürüyordu.

el ele
hand in

John and Mary always walk hand in hand. - John ve Mary, her zaman el ele yürürler.

The chief engineer did research hand in hand with his assistant. - Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı.

Turkish - Turkish

Definition of elele in Turkish Turkish dictionary

el ele
Birbirinin elini tutarak
elele
Favorites