Turkish - English
Definition of ekstradan in Turkish English dictionary
- in addition to
- on top of, extra to
- ekstra
- extra
Tom made some extra money by renting one of his rooms to a college student.
-Tom odalarından birini bir üniversite öğrencisine kiralayarak ekstra para kazandı.
You need to pay extra for the batteries.
-Piller için ekstra ücret ödemeniz gerekir.
- ekstra
- additional
Our plan has lots of additional advantages.
-Planımızın bir sürü ekstra avantajları var.
We need additional talented people.
-Ekstra yetenekli insanlara ihtiyacımız var.
- ekstra
- choice
- ekstra
- best
- ekstra
- supernumerary
- ekstra
- 1.high-quality, extra
- ekstra
- extra, additional; best
- ekstra
- extra, additional
- ekstra
- sundry
- ekstra
- special
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of ekstradan in Turkish Turkish dictionary
- ekstra
- Fazladan
- ekstra
- En iyi, üstün nitelikli (tür)
- ekstra
- Fazladan, alışılan ve gerekenden başka, ek olarak
- ekstra
- En iyi, üstün nitelikli