Turkish - English
Definition of ekipman in Turkish English dictionary
- equipment
Team members are provided with equipment and uniforms.
-Takım üyelerine ekipman ve üniforma sağlanmaktadır.
Ladies and gentlemen, please notify the people to stop contributing to global warming and use nature-friendly equipment.
-Bayanlar ve baylar, lütfen insanları küresel ısınmaya katkıda bulunmayı bırakmaları ve doğa dostu ekipmanlar kullanmaları için uyarın.
- rig
We don't have the right equipment.
-Bizim doğru ekipmanımız yok.
Tom didn't have the right equipment to do the job.
-Tom'un işi yapmak için doğru ekipmanı yoktu.
- mobile laboratory
- outfit
- apparatus
- furnishing
- equipage
- ekipman gereksinimleri
- equipment requirements
- ekipman giriş akımı
- (Elektrik, Elektronik) equipment input current
- ekipman kapasitesi
- (Havacılık) equipment capacity
- ekipman uyarlığı
- (Bilgisayar,Teknik) equipment compatibility
- standart ekipman
- (Otomotiv) standard equipment
- teknik ekipman
- technical equipment
- halat dişli ekipman
- rope threaded equipment
- hidrolik ekipman
- hydraulic equipment
- testere dişli ekipman
- buttress-threaded equipment
- yardımcı ekipman
- ancillary equipment
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of ekipman in Turkish Turkish dictionary
- Bir kuruluş veya işletmeye gerekli olan eşya
ekipman
Hyphenation
e·kip·manPronunciation
Resimler
Favorites