Turkish - English
Definition of ekâbi̇r in Turkish English dictionary
- ekâbir
- bigwigs
- ekâbir
- famous personalities
- ekâbir
- important people
- ekâbir
- important people; VIP's, big shots; big wheels
- ekâbir
- influential people
- ekabir
- important people
- ekabir
- smart aleck
- ekâbir
- grandee
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of ekâbi̇r in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) (Ekber. C.) En büyükler. Pek büyükler. Devlet ricali. Rütbece büyük olanlar
- ekabir
- Büyükler, devlet büyükleri, ileri gelenler
- ekabir
- Kendini beğenmiş kimse
- ekabir
- Kendini beğenmiş kimseler için kullanılır
- ekabir
- Büyükler, devlet büyükleri, ileri gelenler: "Kaymakam beyin hemen arkasında kalan ekâbiri umursamadan sıtma doktoru da kalkmıştı."- T. Buğra
- ekabir
- Kendini beğenmiş kimseler için kullanılan bir alay sözü
- ASAGİR Ü EKÂBİR
- (Osmanlı Dönemi) f. İtibar ve mevkice küçükler ve büyükler
Related Terms
English - Turkish
Definition of ekâbi̇r in English Turkish dictionary
- ekâbir
- İmportant people, famous personalities, influential people