English - Turkish
Definition of einen bodensatz bildend in English Turkish dictionary
- settling
- {i} yerleşme
- settling
- (Coğrafya) alçalma
- settling
- (Havacılık) pıhtılaşma
- settling
- yerleşim
- settling
- tasman
- precipitating
- {f} çökel
- precipitating
- {i} çökelme
- settling
- oturma
- settling
- {f} çök
- precipitating
- çökelerek
- precipitating
- yağmur yağıyor
- settling
- {f} çök: prep.çökerek
- settling
- {i} iskân
- settling
- (isim) yerleşme, iskân, durultma, hesap, hesaplaşma, ödeşme
- settling
- oturtma
- settling
- {i} hesap
- settling
- {i} hesaplaşma
- settling
- (Nükleer Bilimler) çökelme
- settling
- {f} yerleş: pre
- settling
- {i} durultma
Related Terms
German - English
Definition of einen bodensatz bildend in German English dictionary
- depositing
- settling
- subsiding
- precipitating
einen bodensatz bildend
Resimler
History
Favorites