eigenartig

listen to the pronunciation of eigenartig
English - Turkish

Definition of eigenartig in English Turkish dictionary

extraordinary
{s} olağanüstü

Tom'un olağanüstü dereceleri var. - Tom got extraordinary grades.

Tom olağanüstü gücü olan bir atlettir. - Tom is an athlete with extraordinary strength.

extraordinary
(Tekstil) anormal ( olağanüstü )
extraordinary
{s} sıradışı

Piyanistin sıradışı bir yeteneği var. - The pianist is endowed with extraordinary talent.

Ciddi ve sıradışı bir sorunum var. - I have a serious and extraordinary problem.

extraordinary
{s} özel
extraordinary
müstesna
extraordinary
olağan üstü
extraordinary
acayip
extraordinarily
fevkalade
extraordinary
garip
extraordinary
görülmemiş

Bir şey okumayan bir kişi görülmemiş bir kolaylıkla aldatılabilir. - A person never reading anything may be fooled with an extraordinary easiness.

extraordinarily
z. fevkalade, olağanüstü: extraordinarily beautiful fevkalade güzel
extraordinarily
alışılmadık biçimde
extraordinarily
olağanüstü bir biçimde
extraordinarily
özel olarak
extraordinarily
özel görevli olarak
extraordinarily
olağandışı olarak