O, meşe ağacından bazı dallar kesti.
- He cut some branches off the oak tree.
Meşe ağacı fırtınadan sonra ayakta kaldı.
- The oak tree remained standing after the storm.
Bu masa meşeden yapılmıştır.
- This table is made of good oak.
Çift baş harflerini meşe ağacına kazıdı.
- The couple carved their initials in an oak tree.
The oak tree remained standing after the storm.
- Die Eiche stand noch nach dem Sturm.
This table is made of good oak.
- Dieser Tisch ist aus gutem Eichenholz gefertigt.