(Askeri) ERKEN İHBAR: Bilinmeyen silah veya silah taşıyıcılarının atılması ya da yaklaşmasının önceden fark edilmesi. Bak. "attack assessment; tactical warning"
(Askeri) HAVA SAVUNMA ERKEN HABERLEŞME VE İKAZI: Elektronik ve görme vasıtalarıyla tespit edilmiş havadaki düşman silahları ve silah taşıyıcılarının yaklaşmalarını erken haber verme sistemi
(Askeri) HAVA SAVUNMA ERKEN HABER VERME VE İKAZ İSTASYONU: Düşman hava araçları ve füzelerinin yaklaşmasını keşfedecek ve haber verecek şekilde kurulmuş ve teçhiz edilmiş bir tesis
(Askeri) HAVA ERKEN İHBARI: Düşman hava veya kara birliklerinin, havadaki bir araçta bulunan radar ve diğer cihazlarla saptanıp dost birliklere uyarı gönderilmesi
(Askeri) HAVADAN ERKEN İHBAR VE KONTROL: Silah kontrolü için arama ve yükseklik bulucu radar ve muhabere cihazlarıyla donatılmış hava erken uyarı araçları tarafından sağlanan gözetleme ve kontrol
(Askeri) HAVADAN İKAZ RADARI: Uzak mesafeden araştırma ve tanımayı temin eden ve radar işaretlerini kara veya gemideki bir istasyona nakleden hava aracı
(Askeri) UZAKTAN ERKEN HABER VERME VE İKAZ HATTI (HV.): Kuzey Amerika kıtası 70 nci paralel çizgisi civarında radar istasyonlarından meydana gelmiş bir savunma hattı
Definition of early warning in English English dictionary
An early warning system warns people that something bad is likely to happen, for example that a machine is about to stop working, or that a country is being attacked. early warning system/device etc a system or equipment which tells you that something bad, especially an enemy attack, is going to happen
An early warning system warns people that something bad is likely to happen, for example that a machine is about to stop working, or that a country is being attacked
network of radar installations intended to detect enemy aircraft or missiles within the required time for effective deployment of defense systems; series of moves set up to detect potential problems