This TV program seems to be very entertaining.
- Bu TV programı çok eğlenceli görünüyor.
This game is very entertaining.
- Bu oyun çok eğlenceli.
Foreign people are amusing.
- Yabancı insanlar eğlenceli.
I found her very amusing.
- Ben onu çok eğlenceli buldum.
Tom may not think this is funny.
- Tom bunun eğlenceli olduğunu düşünmeyebilir.
The movie wasn't as funny as the book.
- Film kitap kadar eğlenceli değildi.
This novel is fun and enjoyable.
- Bu roman eğlenceli ve zevkli.
Tom found it pretty enjoyable just to sit in the sun and listen to music.
- Tom sadece güneşte oturmayı ve müzik dinlemeyi oldukça eğlenceli buldu.
This novel is fun and enjoyable.
- Bu roman eğlenceli ve zevkli.
He thanked the host for the very enjoyable party.
- O, çok eğlenceli parti için ev sahibine teşekkür etti.
Listening to music is lots of fun.
- Müzik dinlemek çok eğlenceli.
It is a lot of fun to listen to music.
- Müzik dinlemek çok eğlenceli.
Where do you want to go today? An amusement park, or maybe a movie?
- Bugün nereye gitmek istiyorsun? Eğlence parkına mı yoksa belki filme mi?
Yesterday, I ran into my teacher at the amusement park.
- Dün eğlence parkında öğretmenime rastladım.
Singing is an honest and pleasurable entertainment, but one must be careful to avoid singing or taking pleasure in listening to lewd songs.
- Şarkı söylemek dürüst ve zevk veren bir eğlence, ama insan müstehcen şarkılar söylememeye veya dinlememeye dikkat etmeli.
There's no entertainment in the countryside.
- Kırsal bölgede hiç eğlence yoktur.
It's fun to ride a motorcycle.
- Motosiklete binmek eğlencelidir.
It is a lot of fun to listen to music.
- Müzik dinlemek çok eğlenceli.
It's fun to play tennis.
- Tenis oynamak eğlenceli.
Playing cards is fun.
- Kart oynamak eğlencelidir.
I need a distraction.
- Bir eğlenceye ihtiyacım var.
Movies are a great diversion.
- Filmler büyük bir eğlence.
Recreational drug use inspires many urban legends.
- Eğlence uyuşturucu kullanımı birçok şehir efsanelerine ilham veriyor.
Playing cards is a popular pastime.
- Kart oynamak popüler bir eğlencedir.
Playing the piano is her favorite pastime.
- Piyano çalma onun gözde eğlencesidir.
A socialite is a person who is well known in fashionable society and is fond of social activities and entertainment.
- Bir sosyete moda toplumda iyi tanınan ve sosyal faaliyetlere ve eğlenceye düşkün bir kişidir.
Music gives sound to fury, shape to joy.
- Müzik öfkeye ses, eğlenceye şekil verir.
Where there is music there is joy.
- Müziğin olduğu yerde eğlence var.
This game is very entertaining.
- Bu oyun çok eğlenceli.
This is an entertaining program for children.
- Bu, çocuklar için eğlenceli bir program.
We are not here for fun and games.
- Biz eğlence ve oyunlar için burada değiliz.
Would you cut that crap out? I'm not in the mood for fun and games.
- Şu zırvayı keser misin? Oyun ve eğlence için havamda değilim.
After all the merrymaking, the apartment was in great disarray.
- Tüm eğlenceden sonra daire büyük bir karışıklık içindeydi.
Every now and then, I play tennis for recreation.
- Ara sıra eğlence için tenis oynarım.
Recreational drug use inspires many urban legends.
- Eğlence uyuşturucu kullanımı birçok şehir efsanelerine ilham veriyor.
It's fun to watch you dance.
- Dans etmeni izlemek eğlenceli.
Don't come to school to lark around.
- Sadece eğlence için okula gelme.
It looks like there's a pleasure boat.
- Bir eğlence teknesi var gibi görünüyor.
Singing is an honest and pleasurable entertainment, but one must be careful to avoid singing or taking pleasure in listening to lewd songs.
- Şarkı söylemek dürüst ve zevk veren bir eğlence, ama insan müstehcen şarkılar söylememeye veya dinlememeye dikkat etmeli.
The party wasn't much fun.
- Parti çok eğlenceli değildi.
Tom certainly helped make our party more fun.
- Tom kesinlikle partimizi daha eğlenceli yapmak için yardım etti.
Once the festivity finishes, we'll go back to work.
- Eğlence bittiğinde işe geri döneceğiz.
Australians excel at sports and entertainment.
- Avustralyalılar spor ve eğlencede üstündürler.
Basket oynamak çok zevklidir.
- Basketbol oynamak çok eğlenceli.