durmuş

listen to the pronunciation of durmuş
Turkish - English
seem to stop
off
(saat) run down
life
existence
stopped

Even a clock that is stopped shows the correct time twice a day. - Durmuş olan bir saat bile günde iki kez doğru zamanı gösterir.

The clock has stopped. A new battery is needed. - Saat durmuş. Yeni bir pil gerekli.

durmuş et
aged meat
durmuş oturmuş
experienced and settled down
dur
{f} stand

The balance at the bank stands at two million yen. - Bankadaki bakiye 2 milyon yende duruyor.

Somebody is standing in front of his room. - Biri odasının önünde duruyor.

dur
(Bilgisayar) end

Let's wait for the rain to end! - Yağmurun durmasını bekleyelim!

Once the complaining starts, it never ends. - Bir defa şikayet etmeye başladığında asla durmaz.

nerdeyse durmuş
dead slow
dur
conk out
dur
{f} standing

I'm worn out, because I've been standing all day. - Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum.

Someone is standing at the gate. - Birisi kapıda duruyor.

anasının karnında dokuz ay on gün nasıl durmuş
(Konuşma Dili) He is very impatient
dur
hold on
dur
stop

My house is close to a bus stop. - Evim otobüs durağına yakın.

Were the earth to stop revolving, what do you suppose would happen? - Dünya dönmeyi durdursa,ne olacağını tahmin edersin?

dur
halt

They were unanimous that the war should be brought to a halt. - Onlar savaşın durdurulması gerektiği konusunda aynı fikirdeydiler.

The blue sports car came to a screeching halt. - Mavi spor araba durma noktasına geldi.

dur
hist
dur
hold it
dur
nix
dur
hold

The rule holds good in this case. - Kural bu durumda geçerlidir.

When riding the escalator, please hold the handrail and stand inside the yellow line. - Yürüyen merdivene binerken lütfen tırabzanı tut ve sarı çizginin içinde dur.

dur
whoa
dur
stall

You've stalled the engine. - Sen motoru durdurdun.

He pushed the stalled car with all his might. - O, bütün gücüyle durmuş arabayı itti.

geçici olarak durmuş
suspended
kurulmayıp durmuş
(saat) run down
kuyruk durmuş
(Bilgisayar) queue held
uzak durmuş
eschewed
English - English

Definition of durmuş in English English dictionary

DUR
Durango, a state of Mexico
dur
Duration How long the spell lasts, usually expressed in turns (T)
dur
Drug utilization review (DUR) is a process which evaluates particular drugs for use by a specific member This process is conducted using specific edits-designed by the health plan and our Pharmacy and Therapeutics (P&T) committee-which are programmed into RxWEST claims processing computer Examples of DUR edits include: pregnancy, therapeutic duplication, and age precautions, dose range, drug interaction precautions, and gender compliance
dur
Drug utilization review
dur
Major; in the major mode; as, C dur, that is, C major
dur
Said of a wine which is too acidic
dur
a kingdom on the Va'andao sea, capital Baianch
dur
Drug Use/Utilization Reviews
dur
Durham 1: 43 hm Canada
dur
see- DRUG UTILIZATION REVIEW
French - Turkish

Definition of durmuş in French Turkish dictionary

dur
sert penis
dur
güç, katı, sert
dur
katı, sert; güç, ağır; dayanıklı; merhametsiz, duygusuz
German - Turkish

Definition of durmuş in German Turkish dictionary

Dur
majör
Dur
anadal
Dur
[das] majör
Kurdish - Turkish

Definition of durmuş in Kurdish Turkish dictionary

dûr
uzak
English - Turkish

Definition of durmuş in English Turkish dictionary

dur
(Bilgisayar) süre

Onlar buluşmaları süresince kayak yapmaya gittiler. - They went skiing during their date.

Fiyatlar son on yıl boyunca sürekli arttı. - Prices have risen steadily during the past decade.

durmuş
Favorites