durchführung

listen to the pronunciation of durchführung
English - Turkish

Definition of durchführung in English Turkish dictionary

carrying out
yürütme

Verimli bir FBI ajanı görevlerini yürütme hakkında bir şey söylemiyor. - An efficient FBI agent does not make any bones about carrying out his duties.

carrying out
kılgı
carrying out
infaz
development
(Fotoğrafçılık,Teknik) banyo etme
development
film banyo
development
(Fotoğrafçılık) imara açma
development
(Fotoğrafçılık) (film) banyo
development
adet edinme
development
geliştirme

Uzun vadeli çıkarların uğruna, biz geliştirme departmanını satmaya karar verdik. - For the sake of long-term interests, we have decided to sell the development department.

development
genişletme
development
ilerleme
development
gelişim

O, ekonominin gelişimine çok katkıda bulundu. - He contributed much to the development of the economy.

Kilo almak, kişisel gelişimin en kolay metodudur. - Weight increase is the easiest method for personal development.

development
{i} site

Fadıl, Kahire yakınlarındaki bir sitede yaşıyordu. - Fadil lived in a housing development near Cairo.

development
{i} kalkınma

Ekonomik kalkınma Afrika için önemli. - Economic development is important for Africa.

O, sürdürülebilir kalkınma konusunda bir uzmandır. - He is an expert in sustainable development.

development
{i} son durum
development
{i} genişletme; genişleme
development
(Nükleer Bilimler) geliştirme,gelişme
development
{i} (âdet) edinme
development
(Askeri) GELİŞTİRME: Askeri maksatlarda kullanılacak daha yeni ve geliştirilmiş malzeme ve metotlar meydana getirmek için mevcut ilmi esaslar ile teknik malzeme ve fizik kanunlarının tatbiki
durchführung
Favorites