Ben yarın başka bir kasvetli toplantıya gitmek zorundayım. - I've got to go to another dreary meeting tomorrow.
Ben yarın başka bir kasvetli toplantıya gitmek zorundayım.
I've got to go to another dreary meeting tomorrow.
Kasvetli bir manzara, her yöne millerce yayıldı. - A dreary landscape spread out for miles in all directions.
Kasvetli bir manzara, her yöne millerce yayıldı.
A dreary landscape spread out for miles in all directions.