dosyala

listen to the pronunciation of dosyala
Turkish - English
(Bilgisayar) file as
{f} filed

I've already filed my report. - Ben zaten raporumu dosyaladım.

She silently filed away that piece of information, thinking it might be useful later. - O, o bilgi parçasını daha sonra faydalı olabileceğini düşünerek sessizce dosyaladı.

{f} filing

Show me your new filing system. - Bana yeni dosyalama sistemini göster.

{f} file

With Windows, you have to have extensions or it won't read your files. - Windows ile eklentilere sahip olmak zorundasın,yoksa o dosyalarını okumaz.

Tom forgot to file his taxes. - Tom vergilerini dosyalamayı unuttu.

dosyalamak
to file

Tom went to the police station to file an accident report. - Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.

Have you come to file a damage report? - Bir hasar raporunu dosyalamak için mi geldin?

dosyalamak
to file, put in a file
dosyalamak
file

Tom went to the police station to file an accident report. - Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.

Have you come to file a damage report? - Bir hasar raporunu dosyalamak için mi geldin?

dosyalamak
interfile
Turkish - Turkish

Definition of dosyala in Turkish Turkish dictionary

dosyalamak
Yazıları, belgeleri dosyaya koymak
dosyalamak
Dosyaya koymak
dosyala
Favorites