Büyükçe bir sandalye, ama kapı aralığından anca geçer.
- It's a biggish chair, but it'll just barely fit through the doorway.
Tom kapı aralığından içeriye doğru yürüdü.
- Tom stepped through the doorway.
Onun annesi girişte duruyordu.
- His mother was standing in the doorway.
Kapı girişinde aniden bir adam göründü.
- A man suddenly appeared in the doorway.
Hırsız karanlık antrede saklandı.
- The thief hid in the dark doorway.