dolayısıyla

listen to the pronunciation of dolayısıyla
Turkish - English
because of
by implication
consequently, so
on account of

The football game might be called off on account of rain. - Yağmur dolayısıyla maç iptal edilebilir.

A couple of flights were delayed on account of the earthquake. - Deprem dolayısıyla bazı uçuşlar ertelendi.

because of, on account of
whereat
consequently, so; because of, on account of
ergo
thereby
therefore
with reference to
hence

Tibetan rug weavers use traditional designs and knotting. Hence their rugs have a simple, natural look. - Tibetli kilim dokumacıları geleneksel tasarımlar ve düğümler kullanır. Dolayısıyla onların kilimleri basit, doğal bir görünüme sahiptir.

in connection with
in consequence of
(Ticaret) now therefore
on the occasion of
therfore
in case
Turkish - Turkish
Bağlı olarak, doğrudan doğruya olmayarak
Sebebiyle, yüzünden, ... -dan (-den) ötürü
Sebebiyle, yüzünden, ... -dan (-den) ötürü: "Başka sebepler dolayısıyla aileye karşı koymuş bulunuyordu."- Y. K. Karaosmanoğlu
dolayısıyla
Favorites