Turkish - English
Definition of dok in Turkish English dictionary
- dock
- dockyard
- wet dock
- dock; warehouse on a wharf
- warehouse on a wharf
- dock, wharf
- (Teknik,Tekstil) duck
- dok alanı
- dockland
- dok işçisi
- longshoreman
- dok müdürü
- dockmaster
- dok nerede
- Where is the dock
- dok ücreti
- dockage
- amfibi ulaştırma dok'u; düşük algılama ihtimali
- (Askeri) amphibious transport dock; low probability of detection
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of dok in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) ing. Gemi tamir veya inşasında kullanılan üstü örtülü havuz
- (Hukuk) Ticaret mallarını saklamak için rıhtımda yapılan depo
- (Osmanlı Dönemi) Ticari eşya için rıhtımlarda yapılan büyük depo
- Gemilerin yükünün boşaltıldığı veya onarıldığı, üstü örtülü havuz: "Çekiç sesleri geliyor doklardan / Güzelim bahar rüzgârında ter kokuları / İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı."- O. V. Kanık
- Gemilerin yükleme ve boşaltma yapması için rıhtımlarla çevrili havuza verilen ad
- üzerine kumaş sarılan apara
- Gemilerin yükünün boşaltıldığı veya onarıldığı, üstü örtülü havuz
- Ticaret mallarını saklamak için rıhtımda yapılan büyük depo