does not allow something to happen to it easily, such as heat or corrosion

listen to the pronunciation of does not allow something to happen to it easily, such as heat or corrosion
English - Turkish

Definition of does not allow something to happen to it easily, such as heat or corrosion in English Turkish dictionary

resistant
dirençli

Bu bakteri mevcut tüm antibiyotiklere karşı dirençli. - This bacteria is resistant to every available antibiotic.

Çoğu onun tavsiyeye dirençli olduğuna ikna olmuş. - Many are convinced that he is resistant to advice.

resistant
dayanır
resistant
direngen
resistant
dayanıklı

Bu bakteri penisiline karşı dayanıklıdır. - This bacterium is resistant to penicillin.

Ben soğuğa karşı dayanıklıyım. - I am resistant to cold.

resistant
direnen
resistant
(Biyoloji) rezistan
resistant
{s} karşı koyan

İnsanlar bazen değişmeye karşı koyandır. - People are sometimes resistant to change.

resistant
{s} to -e dayanıklı/dirençli. fire-resistant
resistant
{s} ateşe dayanıklı. water-resistant
resistant
{s} suya dayanıklı
resistant
mukavemet eden
resistant
karşı gelen
English - English
resistant