doğum

listen to the pronunciation of doğum
Turkish - English
birth

Tomorrow's my birthday. - Yarın benim doğum günüm.

I got you a pen as a birthday present. - Doğum günü hediyesi olarak sana kalem aldım.

delivery

In the hospital room, the nurse wearing white clothes and the midwife were preparing for the delivery. - Hastane odasında, beyaz kıyafetler giymiş hemşire ve ebe doğum için hazırlanıyorlardı.

She chose normal delivery and resisted all the pain. - O, normal doğumu seçti ve tüm acıya direndi.

born

People born in February get to spend a higher percentage of the month celebrating their birthdays than those born in other months. - Şubat ayında doğanlar diğer aylarda doğanlardan ayın daha yüksek yüzdesini doğum günlerini kutlayarak harcarlar.

They were born in Thailand. - Onlar Tayland doğumlular.

obstetric

Obstetrics deals with pregnancy, childbirth, and the postpartum period. - Doğum doktorluğu, gebelik, doğum ve doğum sonrası dönemle ilgilenir.

delivery, parturition
birth; childbirth, delivery
parturition
childbearing
puerperal
nursing
natal
termination of pregnancy
nativity

Nativity scenes commemorate the birth of Jesus. - Doğuş sahneleri İsa'nın doğumunu anıyor.

accouchement
(Tıp) labour
maternity

Mary is on maternity leave now. - Mary şimdi doğum izninde.

Did you give birth at home or at a maternity hospital? - Sen evde mi yoksa doğumevinde mi doğurdun?

bearing
parturiency
childbirth

Tom's wife died in childbirth. - Tom'un karısı doğum yaparken öldü.

The midwife says that there's no pain during childbirth, only pressure. Is that true? Yes! Just like a tornado is a movement of air. - Ebe doğum sırasında hiçbir ağrı olmadığını, sadece basınç olduğunu söylüyor. Bu gerçek mi? Evet! Sadece bir kasırga gibi hava hareketidir.

child bearing
(Tıp) partus
doğum uzmanı
obstetrician
doğum kontrolü
contraception

Contraception is cheaper than pregnancy. - Doğum kontrolü, hamilelikten daha ucuzdur.

doğum günü
birthday

Today is June 18th and it is Muiriel's birthday! - Bugün Haziran'ın 18'i ve bugün Muiriel'in doğum günü!

I got you a pen as a birthday present. - Doğum günü hediyesi olarak sana kalem aldım.

doğum kontrol hapı
contraceptive
doğum kontrol hapı
antibaby pill
doğum raporu
Birth certificate
doğum kontrol hapı contraceptive pill
the pill
doğum sancısı çekmek
labor
doğum öncesi
prenatal
doğum kontrol hapı
the pill
doğum kontrol hapı
birth control pill
doğum belgesi
birth certificate
doğum günü partisi
birthday party
doğum izni
(For mothers) maternal leave
doğum izni
(For fathers) paternal leave
doğum izni
(For parents) parental leave
doğum izni
Maternity leave

Mary is on maternity leave now. - Mary şimdi doğum izninde.

She will start her maternity leave next week. - Gelecek hafta doğum iznine başlayacak.

doğum sicil örneği
birth certificate copycopy of birth certificate
doğum sicili
birth certificate
Doğum Kontrol Merkezi
(Askeri) Nonproliferation Center
doğum doktorluğu
obstetrics

Obstetrics deals with pregnancy, childbirth, and the postpartum period. - Doğum doktorluğu, gebelik, doğum ve doğum sonrası dönemle ilgilenir.

doğum doktoru
obstetrician
doğum doktoru
(kadın) accoucheuse
doğum doktoru
(erkek) accoucheur
doğum esnasında ölmek
die in in infancy
doğum esnasında ölmek
die in childbirth
doğum gününüz kutlu olsun
Best wishes for your birthday
doğum hali
childbed
doğum hastanesi
maternity hospital
doğum izi
birthmark
doğum kontrol aleti
contraceptive
doğum kontrol hapı
contraceptive pill, the pill
doğum kontrol hapı alıyor olmak
be on the pill
doğum kontrolü
birth control

Birth control was still illegal in Canada in 1967; condoms were sold only for the prevention of disease. - 1967 yılında Kanada'da doğum kontrolü hala yasadışıydı; prezervatif sadece hastalıktan korunmak için satılırdı.

You used a condom for birth control, right? - Doğum kontrolü için bir prezervatif kullandın, değil mi?

doğum kontrolü sağlayan
contraceptive
doğum kütüğü
register of births
doğum odası
delivery room

Is there any reason I need to be in the delivery room when my wife is giving birth? Only if the word 'alimony' means anything to you. - Karım doğum yapıyorken benim doğum odasında olmamı gerektiren herhangi bir neden var mı? Eğer 'nafaka' kelimesi senin için bir şey ifade ediyorsa.

doğum oranı
birthrate
doğum oranı
natality
doğum sancıları
travail
doğum sancıları
labor pains
doğum sancısı
labour [Brit.]
doğum sancısı
labor
doğum sancısı
labour pain
doğum sancısı
1. labor pain. 2. birth pangs (of a new situation)
doğum sancısı
travail
doğum sancısı çekmek
labour [Brit.]
doğum sancısı çekmek
be in labor
doğum sigortası
maternity insurance
doğum sonrası
post natal
doğum sonrası
postnatal
doğum sonrası
1. postnatal. 2. postpartum. 3. postnatal period
doğum sonrası ağrılar
afterpains
doğum sırasında ölmek
die in childbirth
doğum tarihi
date of birth

Give your passport number and your date of birth. - Pasaport numaranızı ve doğum tarihinizi verin.

What's your date of birth? - Senin doğum tarihin nedir?

doğum tarihi; dağılma harekat üssü
(Askeri) date of birth; dispersal operating base
doğum ve gebelik bilimi
obstetrics
doğum yapma
giving birth
doğum yapmak
to give birth (to)
doğum yapmak
to give birth to a child
doğum yeri
birthplace

Valencia is the third largest city in Spain and is also known for being the birthplace of paella. - Valencia İspanya'nın üçüncü en büyük şehri ve aynı zamanda paella'nın doğum yeri olduğu için bilinir.

In France, its birthplace, Tatoeba became a cultural and social phenomenon. - Tatoeba, doğum yeri olan Fransa'da kültürel ve sosyal bir olay haline geldi.

doğum yeri ölçütü
(Hukuk) jus soli
doğum zamanı
term
doğum zamanı
time
doğum öncesi
1. prenatal, antenatal. 2. prenatal period
doğum öncesi bakım
antenatal care
doğum günü keki
birthday cake
doğum lekesi
{i} birthmark

Tom has a birthmark on his left leg. - Tom'un sol bacağında bir doğum lekesi var.

doğum yapmak
give birth

If we’re truly a nation of family values, we wouldn’t put up with the fact that many women can’t even get a paid day off to give birth. - Eğer gerçekten aile değerlerine önem veren bir milletsek, çoğu kadının doğum yapmak için ücretli izin bile alamadığı gerçeğine katlanmazdık.

doğum yapmak
give birth to
erken doğum
preterm birth
erken doğum
preemie
doğum günü elbisesi
birthday suit
doğum tarihi
birthdate
doğum yeri
birth place
doğum yeri
birth of place
Doğum yapmak
do on
Doğum öncesi
(Tıp, İlaç) prepartum
annenizin doğum yeri
your mother's birthplace

correct spelling: annenizin doğum yeri.

annenizin doğum yeri
your mother place of birth
doğum izni
delivery permit
doğum lekesi
stork bite
kadın doğum uzmanı
Obstetrician
doğum kontrol
contraception

Contraception is cheaper than pregnancy. - Doğum kontrolü, hamilelikten daha ucuzdur.

doğum yeri
place of birth
doğum öncesi
{s} antenatal
erken doğum
premature birth
erken doğum yapmak
cast
ilaçsız doğum
natural childbirth
ilişki olmadan gerçekleşen doğum
parthenogenesis
kutlu doğum haftası
holy birth week
normal doğum
natural childbirth
ters doğum
breech delivery
ölü doğum
stillbirth

Prevention of stillbirth is very difficult, as many causes of stillbirth remain either unknown or untreatable. - Ölü doğumun birçok nedenleri bilinmeyen ya da tedavi edilemez olarak kalırken, ölü doğumun önlenmesi çok zordur.

Have you ever had a stillbirth? - Hiç ölü doğum yaşadın mı?

English - Turkish

Definition of doğum in English Turkish dictionary

doğum günü
Birthday
doğum günü süsü
birthday ornament

Bugün doğum günü süsü almaya gideceğiz.

doğum günün kutlu olsun
happy birthday to you, happy birthday