doğaçlama

listen to the pronunciation of doğaçlama
Turkish - English
improvisation

My improvisations are terrible. - Benim doğaçlamalarım berbattır.

Improvisation is an integral part of jazz. - Doğaçlama cazın ayrılmaz bir parçasıdır.

impromptu

I called a few friends and we had an impromptu party. - Birkaç arkadaşı aradım ve doğaçlama bir parti verdik.

jumped up
ad-lib

He forgot part of his speech and had to ad-lib for a while. - Konuşmasının bir bölümünü unuttu ve bir süre doğaçlama yapmak zorunda kaldı.

happening
perform without preparation
improvisational
improvision
ad lib
extemporization
doğaçlama yapmak
improvise

Tom was forced to improvise. - Tom doğaçlama yapmak zorunda kaldı.

I suppose I'll just have to improvise. - Sanırım sadece doğaçlama yapmak zorunda olacağım.

doğaçlama caz dinletisi
jam session
doğaçlama oynamak
pong
doğaçlama sanatçısı
happening artist
doğaçlama çalmak
(caz) jam
doğaçlamak
ad-lib
Turkish - Turkish
doğaçlama
Favorites