Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
disturbed, upset
English - Turkish
Definition of
disturbed, upset
in English Turkish dictionary
Related Terms
unsettled
henüz yerlesmemiş
unsettled
çalkantılı
unsettled
karışık
unsettled
(Ticaret)
gayrı meskun
unsettled
yerleşik olmayan
unsettled
halledilmemiş
unsettled
konar göçer
unsettled
henüz yerleşmemiş
unsettled
gayri meskun
unsettled
(hava) değişken
unsettled
kararsız
unsettled
{f}
tedirgin et
unsettled
{s}
kararlaştırılmamış
unsettled
{s}
yerleşilmemiş
unsettled
{s}
huzursuz
unsettled
(sıfat) yerleşmemiş, oturmamış, yerleşilmemiş, kararlaştırılmamış, belirsiz, askıda, kararsız, huzursuz, ödenmemiş
unsettled
kapanmamış
unsettled
{s}
belirsiz
unsettled
{s}
karışıklık içinde, çalkantılı; karışık: The situation's still unsettled. Durum hâlâ karışık. unsettled political
unsettled
{s}
ödenmemiş
English - English
Definition of
disturbed, upset
in English English dictionary
unsettled
disturbed, upset
Hyphenation
disturbed, up·set
Pronunciation
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
disturbed, upset
set a good example
germe şeridi
quality draft
to claw at; to scratch
germe deneyi
face of wall
More...
Clear
Favorites
More...
Clear