displaying or feeling anger

listen to the pronunciation of displaying or feeling anger
English - Turkish

Definition of displaying or feeling anger in English Turkish dictionary

angry
öfkeli

Öfkeli kalabalık, arabaları devirdi ve mağazaların önündeki camları kırdı. - The angry mob overturned cars and smashed storefront windows.

Neden bu kadar öfkelisin? - Why are you so angry?

angry
{s} kızmış

O, doğal olarak çok kızmıştı. - He was naturally very angry.

O, kendisine kızmıştı. - He was angry with himself.

angry
kızgın

Sebep olmadan asla kızgın olmam. - I'm never angry without reason.

Öğretmen kızgın, bu nedenle lütfen sınıfta gürültü yapmayın! - The teacher is angry, so please do not make noise in the classroom!

angry
sinirli

Oldukça sinirli görünüyorsun. - You look pretty angry.

Sinirli olmadığını umut ediyorum. - I hope that you are not angry.

angry
{s} hiddetli

Oldukça hiddetli görünüyorsun. - You look pretty angry.

angry
kabarmış
angry
(hava) fırtınalı
angry
gazaplı
angry
darılmak
angry
dargın
angry
{s} hırslı
angry
gazapla
angry
angrily hiddetle
angry
angry about a thing bir meseleden dolayı darılmış
angry
(sıfat) kızgın, kızmış, hırslı, öfkeli, hiddetli, iltihaplı, kızarmış, fırtınalı
angry
{s} kızarmış
angry
gücenmiş darılmış
angry
{s} fırtınalı
English - English
angry

An angry mob started looting the warehouse.

displaying or feeling anger

    Hyphenation

    displaying or feel·ing an·ger

    Turkish pronunciation

    dîspleyîng ır filîng änggır

    Pronunciation

    /dəˈsplāəɴɢ ər ˈfēləɴɢ ˈaɴɢgər/ /dɪˈspleɪɪŋ ɜr ˈfiːlɪŋ ˈæŋɡɜr/
Favorites