disinteresting

listen to the pronunciation of disinteresting
English - Turkish

Definition of disinteresting in English Turkish dictionary

disinterest
aldırışsızlık
disinterest
ilgisiz

Bir ilgisiz üçüncü taraf anlaşmazlığı çözdü. - A disinterested third party resolved the dispute.

Tom'un yüzünde bıkkın, ilgisiz bir görünüş vardı. - Tom had a bored, disinterested look on his face.

disinterest
tarafsızlık
disinterest
kendi çıkarını gözetmeyen
disinterest
kendi menfaatini düşünmeyen
disinterest
önyargısı olmayan
disinterest
alâkasızlık
disinterest
disinterested tarafsız
disinterest
apati
Turkish - English

Definition of disinteresting in Turkish English dictionary

disinterest
tarafsızlık