disgrace; reproach; dishonor; opprobrium

listen to the pronunciation of disgrace; reproach; dishonor; opprobrium
English - Turkish

Definition of disgrace; reproach; dishonor; opprobrium in English Turkish dictionary

slander
{f} iftira etmek
slander
iftira

Söylediği her şey iftira. - Everything he's saying is slander.

İftira ve hakaret içeren yorumlarını çıkarmanı istiyorum yoksa avukatım seninle temas kuracak. - I demand that you remove your slanderous and defamatory comments at once or my lawyers will be in touch.

slander
{f} -e iftira etmek, -e kara çalmak, -i karalamak
slander
sözle iftira
slander
kara çalmak
slander
karalama
slander
{f} iftira et

Serbest konuşma özgürlüğün var ama iftira etme hakkın yok. - You have the right to free speech, but not the right to slander.

slander
karalamak
slander
(Kanun) Sözlü iftira, bühtan, birisine yalandan bir şey isnad etme
slander
buhtan etmek
slander
{i} yerme
slander
{i} kötüleme
slander
{f} yermek
slander
{f} çamur atmak
slander
{f} kötülemek
slander
{i} kara çalma
English - English
slander
disgrace; reproach; dishonor; opprobrium
Favorites