dile

listen to the pronunciation of dile
Turkish - English
{f} wish

Everybody wished he had been elected governor. - Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.

It's an American tradition to make a wish on your birthday. - Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir.

{f} wished

Everybody wished he had been elected governor. - Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.

Tom wished he had a decent job. - Tom düzgün bir işi olmasını diledi.

invoke
{f} wishing

Wishing you a magical and memorable Christmas! - Fevkalade ve unutulmaz bir Noel dileriz!

I never see a library without wishing I had time to go there and stay till I had read everything in it. - Bir kütüphane görünce, gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmayı dilemediğim olmamıştır.

verbalized
beg

Beggars can't be choosers. - Dilenciler seçici olamaz.

Tom dropped a coin into the beggar's cup. - Tom dilencinin kabına bir bozuk para koydu.

articulates
dile
Favorites