difficult, hard to do

listen to the pronunciation of difficult, hard to do
English - Turkish

Definition of difficult, hard to do in English Turkish dictionary

challenging
ilgi çekici

O ilgi çekici ve ben çok şey öğreniyorum. - It is challenging and I am learning a lot.

Bu çok ilgi çekici bir engel parkuru. - This is a very challenging obstacle course.

challenging
sorgula/meydan oku
challenging
(Ticaret) zorlayıcı
challenging
(Kanun) hakimi reddetme
challenging
(Ticaret) düşündürücü
challenging
{i} meydan okuma

Tom bana meydan okumaya devam etti. - Tom just kept challenging me.

Ben kendime meydan okumayı severim. - I love challenging myself.

challenging
{f} meydan oku

O, çok meydan okuyucu bir hipodrom. - It's a very challenging racetrack.

Meydan okuyan boksör, şampiyonu yendi. - The challenging boxer defeated the champion.

challenging
meydan oku(mak)
challenging
dürtücü
challenging
(sıfat) boyun eğmez
challenging
büyüleyici

O gerçekten büyüleyici. - It's really challenging.

challenging
{s} boyun eğmez
challenging
kamçılayıcı
English - English
challenging
difficult, hard to do
Favorites