Sen yanlış numarayı çevirdin.
- You've dialed the wrong number.
Numarayı çevirmeden önce alıcıyı kaldırmayı unuttum.
- I forgot to lift the receiver before dialing the number.
Numarayı çevirmeden önce alıcıyı kaldırmayı unuttum.
- I forgot to lift the receiver before dialing the number.
Korkarım yanlış bir numara çevirdiniz.
- I'm afraid you have dialed a wrong number.
Yangın durumunda, hemen 119'u aramanız gerekir.
- In case of fire, you should dial 119 immediately.
Benim için arar mısın? Telefon çok yüksekte.
- Could you dial for me? The telephone is too high.
Onlar Güney Lehçesi ile konuşuyorlardı.
- They were speaking in a Southern dialect.
O kadrana dokunmayın.
- Don't touch that dial.
Tom radyodaki kadranı çevirdi.
- Tom turned the dial on the radio.
Tom radyodaki kadranı çevirdi.
- Tom turned the dial on the radio.
O kadrana dokunmayın.
- Don't touch that dial.
Aslına bakarsan, Çinçe yüzlerce lehçeden oluşur.
- Strictly speaking, Chinese consists of hundreds of dialects.
... the workforce so she dialed up what we call ...
... offices from around the world dialed in to watch this and ...